Postür analizi, kişinin ayakta dururken, otururken veya hareket ederken sergilediği duruşun ayrıntılı olarak incelenmesidir. Bu analiz, omurganın dizilimini, omuz ve kalça simetrisini, baş ve boyun pozisyonlarını ve bacakların duruşunu değerlendiren bir yöntemdir. Postür analizi sayesinde kas-iskelet sistemi hastalıklarının ön tanısı mümkün hale gelir ve tedavi süreçleri daha etkin yürütülür (Magee, 2014).
Postür analizi, kişinin ayakta dururken, otururken veya hareket ederken sergilediği duruşun ayrıntılı olarak incelenmesidir. Bu analiz, omurganın dizilimini, omuz ve kalça simetrisini, baş ve boyun pozisyonlarını ve bacakların duruşunu değerlendiren bir yöntemdir. Postür analizi sayesinde kas-iskelet sistemi hastalıklarının ön tanısı mümkün hale gelir ve tedavi süreçleri daha etkin yürütülür (Magee, 2014).
Osteoporoz, kemik yoğunluğunun azalması ve kemik dokusunun mikro yapısal bozulmaya uğramasıyla kemiklerin daha kırılgan hale gelmesine neden olan kronik bir hastalıktır. Özellikle menopoz sonrası kadınlarda ve yaşlı bireylerde sıklıkla görülür. Dünya genelinde yaklaşık 200 milyon bireyin osteoporozla yaşadığı tahmin edilmektedir ve bu hastalığın ciddi sağlık maliyetleri bulunmaktadır (Lane, 2006).
Osteoporoz, postürde belirgin değişikliklere sebep olabilir. Kemik yoğunluğunun azalması, özellikle omurga bölgesinde mikro kırıklara ve deformasyonlara (kifoz) neden olur. Bu durum bireyin dik durmasını zorlaştırır ve sıklıkla öne eğik bir duruşla sonuçlanır. Yapılan araştırmalar, osteoporoz sonucu gelişen omurga deformasyonlarının postür analizi ile kolaylıkla fark edilebildiğini ve bu durumun erken dönemde saptanmasının kritik önem taşıdığını ortaya koymuştur (Sinaki & Offord, 1988).
Kifoz adı verilen ileri derece omurga eğriliği, osteoporozlu bireylerde denge kaybına, düşme riskinde artışa ve yaşam kalitesinde ciddi azalmaya neden olabilir. Ayrıca kronik sırt ağrıları, solunum problemleri ve hareket kabiliyetinde kısıtlanmalar gibi komplikasyonlar da sıklıkla görülmektedir (Antonelli-Incalzi ve ark., 2007). Postür analizi sayesinde osteoporoz belirtileri erken aşamada fark edilirse, uygun egzersiz programları ve fizik tedavi yöntemleriyle kemik sağlığı korunabilir ve hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir.
Örneğin; 55 yaşında menopoz sonrası bir kadın hasta, postür analizinde omuzlarının öne doğru yuvarlandığını, sırtında belirgin bir kamburluk oluştuğunu ve başının ileriye doğru uzadığını fark edebilir. Bu tipik duruş değişikliği osteoporozla ilişkili olabilir. Çünkü osteoporoz omurgadaki kemik yoğunluğunu azaltarak, omurga yapısında çökmelere (kompresyon kırıkları) yol açar. Bu çökmeler ise kamburluk (kifoz) oluşumuna neden olur.
Başka bir örnek olarak, 60 yaşındaki erkek bir bireyin yürürken öne eğik durması ve dik durmada güçlük çekmesi verilebilir. Bu kişinin postür analizi sonucunda omurgasında belirgin eğrilik (kifoz) ve kalça hizasında asimetri tespit edilebilir. Bu durumda yapılacak bir kemik yoğunluğu ölçümü sonrasında osteoporoz tanısı koyulabilir.
Postür analizi, osteoporoz riskini değerlendirmede ve erken teşhis yöntemlerini uygulamada önemli bir yere sahiptir. Risk grubunda olan bireylerin düzenli olarak postür analizinden geçmesi, hastalığın ilerlemesini önleyici ve yaşam kalitesini artırıcı adımların atılmasını sağlar.
Kemik sağlığının korunmasında düzenli fiziksel aktivite, dengeli ve kalsiyum açısından zengin beslenme ile yeterli D vitamini alımı önemlidir (Body et al., 2011). Postür bozuklukları erken tespit edildiğinde, zaman kaybetmeden uzmanlara danışılarak gerekli önlemler alınmalıdır. Egzersiz planlamaları, doğru ergonomi eğitimi ve yaşam tarzı değişiklikleri, kemik sağlığını destekleyici stratejiler olarak önerilmektedir.
Sonuç olarak, postür analizi ve osteoporoz arasındaki ilişki, kemik sağlığının korunmasında kritik bir öneme sahiptir. Bu nedenle bireylerin düzenli olarak postür değerlendirmelerinden geçmesi ve osteoporozun erken tanısında bilinçlenmeleri büyük önem taşımaktadır.
Copyright © 2020 - Anovator Türkiye by Sağlık Endüstrisi A.Ş.
Bilgi ve Fiyat Teklifi Alın